Gelişim Üniversitesi mensupları ve çok sayıda sanatseverin yoğun ilgi gösterdiği söyleşi, samimi atmosferi ve içerik doluluğuyla dikkat çekti. Ünlü sanatçı, katılımcıların sorularını içtenlikle yanıtlayarak sanat anlayışına ve kişisel yolculuğuna dair önemli paylaşımlarda bulundu.

1947 yılında Mardin’de doğan ve kuşağının en yaratıcı sanatçılarından biri olarak kabul edilen İsmet Yedikardeş, sanat hayatına küçük yaşlarda başladı. İlkokul yıllarında fark edilen yeteneğiyle sanat yolculuğu başlayan Yedikardeş, Almanya’daki Stuttgart Güzel Sanatlar Akademisi’nde aldığı eğitimle hem seramik hem de heykel alanında derin bir birikim kazandı. Özellikle babasının çömlek atölyesinde edindiği deneyimi sanatsal üretimle harmanlayan sanatçı, gelenek ile çağdaşı özgün biçimde buluşturan bir anlayış geliştirdi.

Sanat yaşamı boyunca popüler kaygılardan uzak duran Yedikardeş, eserlerini satma amacı gütmeden üretmeye devam etti. 2000’li yıllarda Mardin resimleriyle adından daha geniş kitlelere söz ettiren sanatçı, doğduğu şehre olan vefasını sanat yoluyla ifade etmeye devam etti. Bunun yanı sıra Osmanlı padişahlarını konu alan serisi ve seramik eserleriyle de büyük beğeni topladı.

Kısa süre önce Kazlıçeşme Sanat Merkezi’nde açılan ve küratörlüğünü Mehmet Lütfi Şen’in yaptığı “FORMREFORM” başlıklı retrospektif sergiyle de yeniden gündeme gelen sanatçının her dönemine ait önemli eserleri sanatseverlerle buluştu.

Söyleşi sırasında hem geçmişten bugüne sanat anlayışındaki değişimleri hem de geleceğe dair öngörülerini paylaşan Yedikardeş, özellikle genç sanatçılara ilham verecek pek çok önemli mesaj verdi. İnanç, gelenek, özgünlük ve çağdaş sanatın bir araya geldiği üretim anlayışıyla öne çıkan sanatçı, eserlerinde Kur’an-ı Kerim ayetlerinden ilham alarak manevi yönü kuvvetli bir sanat dili oluşturduğunu vurguladı.

İstanbul Gelişim Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu değerli etkinlik, sanata ve sanatçıya verilen önemi bir kez daha gözler önüne serdi. Söyleşi sonunda sanatseverler, İsmet Yedikardeş’e yoğun ilgi göstererek kendisiyle birebir sohbet etme imkânı da buldu. Etkinlik, katılımcılara ilham dolu anlar yaşatırken, üniversitenin kültür-sanat alanındaki katkılarını da güçlendirdi.